REKTÖR HOTAR DÖRT YILINI ANLATTI

Dokuz Eylül Üniversitesinin (DEÜ) ilk kadın Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar,  görev süresinin dördüncü yılında gerçekleştirdikleri yatırım ve faaliyetleri basın mensuplarıyla paylaştı. Araştırma Üniversitesi olarak bir rüyayı gerçeğe dönüştürdüklerini söyleyen Rektör Hotar, pandemiye rağmen yatırımlar, projeler ve başarılarla dolu bir dönemi geride bıraktıklarını belirtti.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, üniversitenin Alsancak’taki kültür mirası Rektörlük binasında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Araştırma üniversitesi misyonuyla akademik ve bilimsel faaliyetlerini sürdüren Dokuz Eylül Üniversitesi’nin dört yıllık yatırım, proje ve gelecek hedeflerini İzmir basınıyla paylaşan Rektör Hotar, pandemi sürecine rağmen önemli bir yol kat ettiklerini ifade etti. YÖK’un belirlediği 20 Araştırma Üniversitesinden biri olduklarını söyleyen Rektör Hotar, “Mensuplarımızın bilimsel çalışmaları ve üniversitemizin sahip olduğu akademik altyapısı sayesinde YÖK tarafından araştırma üniversitesi olmaya layık görüldük” diye konuştu. Rektör Hotar, adını İzmir’in kurtuluş gününden alan Dokuz Eylül Üniversitesi’nin İzmir’in Kurtuluşunun 100.yılında birçok etkinliğe imza attığını ve devamının geleceğini söyledi.

Dokuz Eylül Üniversitesi’nin ilk kadın rektörü unvanıyla 2018 yılında görevine başlayan DEÜ Rektörü Hotar, üniversitelerinin 40 yıldır eğitim, bilim ve toplumun merkezi olduğunu ifade ederek, “15 yerleşkemiz, 10 enstitümüz, 18 fakültemiz, 8 yüksekokul ve meslek yüksek okulumuz, konservatuvarımız, 49 uygulama ve araştırma merkezimiz ile çok büyük bir aileyiz. 60 binden fazla öğrenciye ev sahipliği yapan üniversitemizde yaklaşık 2 bin 500 yabancı uyruklu öğrencimiz bulunuyor. Yabancı öğrenciler bizim mevcut kontenjanlarımıza engel değil. Hem dünyadaki gelişim hem de YÖK’ün aldığı karar nedeniyle tüm üniversiteler yabancı öğrencilere kontenjan ayırıyor. Bu kontenjanların belirli kriteleri var. Sayımız her zaman ayrılan kontenjanların 4’te 1, 5’te 1’i şeklinde ilerliyor” diyerek lisansüstü öğrenci sayısını da artırmak istediklerini söyledi.

İLKLERİ BAŞARDIK

Üniversite olarak ciddi sayıda akademik ve idari personelin üniversite bünyesinde görev aldığını belirten Rektör Hotar, “Köklü üniversitemizde tabi ki bizden önceki yönetici ve hocalarımızın ciddi çalışmaları var. Biz de bunlara yenilerini ekledik. Avrupa Birliği, TÜBİTAK ve Bilimsel Araştırma Projelerimiz devam ediyor. Türkiye’nin ilk Translasyonel Onkoloji Anabilim Dalını kurduk, Ergen ve Genç Erişkin Tümör Bilim Dalı ve Geriatrik Onkoloji Bilim Dalını ülkemize kazandırdık. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni (GETAT) hizmete açtık. Kısa süre sonra Uluslararası GETAT Sempozyumu da düzenleyeceğiz. En gözde uygulamaların gerçekleştirildiği Tıbbi Estetik ve Kozmotoloji Ünitesini hizmete aldık. Botoks uygulamalarından saç ekimine kadar tüm estetik uygulamaların ehil ellerde yapılmasını sağlıyoruz. Ayrıca Uyku Bozuklukları ve Epilepsi Gözlem Merkezimizi yeniledik. Yakın zamanda Selçuk’ta Efes Meslek Yüksekokulumuz bünyesinde kentimizin en kapsamlı ve büyük olma özelliğini taşıyan Efes Gıda Laboratuvarını açtık. Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezimiz görevini başarıyla yürütüyor. Merkezimiz ve alanında uzman akademisyenlerimiz İzmir depreminde de yapıların analizlerini gerçekleştirdi” dedi.

HASTA MEMNUNİYETİNE ÖZEL ÖNEM

Dokuz Eylül Üniversitesi deyince akıllara ilk gelen kurumlardan birinin hastane olduğunu söyleyen Hotar, “Hastanemiz, Sağlık Bakanlığı’nın SKS değerlendirmesinde 100 üzerinden 97.65 puan aldı. Özveriyle çalışan sağlık çalışanlarımızla hasta memnuniyetini en üst düzeyde tutmaya özen gösteriyoruz” dedi. Hotar, Türkiye’nin ilk sağlık ihtisas teknoparkı olan Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı  (DEPARK) ile de sağlıkta kümelenmeyi sağladıklarını ifade etti.

ULUSLARARASILAŞMADA TAVİZ YOK

Hotar, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin uluslararasılaşma misyonuna büyük önem verdiklerini ifade ederek, “YÖK’ün uluslararasılaşmada pilot üniversite olarak belirlediği kurumumuzun 27 ülke ile 76 akademik işbirliği bulunuyor. Yurtdışında üniversitemizi tanıtmaya devam ediyoruz. Dünyada kabul gören 11 uluslararası sıralama kuruluşunun 8’inde yer alıyoruz. Yeşil alan ve sürdürülebilirlik konularında dünya sıralamalarında önemli yükseliş kaydettik” diyerek üniversite olarak ulusal ve uluslararası standartlar konusunda taviz vermediklerini belirtti.

YENİ FAKÜLTELER KAZANDIRDIK

Rektör Hotar, görev süreleri boyunca pandemiye rağmen birçok yatırımı hizmete aldıklarını ifade ederek, “Yüzde 50’den fazlasının kız öğrencilerden oluştuğu Veteriner Fakültemizi Kiraz ilçemize kazandırdık ve oradaki sosyal ve ekonomik hayata büyük katkı sağladık. Kiraz’ın bir hayvancılık üssü olacağına inanıyoruz. Türkiye birincilerinin de tercih ettiği Diş Hekimliği Fakültemizi açtık, Ağız ve Diş Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezini kurduk. 29 yıldır ülkemize ve İzmir’e hizmet veren Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yüksekokulumuzu Fakülteye dönüştürdük” dedi.

ALİAĞA’DA SÜREÇ İLERLİYOR

Aliağa Belediyesi ile gerçekleştirdikleri protokol çerçevesinde yapımı devam eden Aliağa Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesi’nin kaba inşaatı tamamlandığında projeyi devralacaklarını söyleyen Hotar, “Kısa süre içinde protokoldeki şekliyle projeyi devraldıktan sonra hastanemizin daha hızlı şekilde tamamlanması için bağış mekanizmasını çok önemsiyoruz. Biz bağışlarla daha hızlı yol alabiliriz. Sağ olsun devletimiz gereken bütçeyi sağlıyor fakat bu durum zaman ve prosedürlerin tamamlanmasını gerektiriyor. Biliyorsunuz orada büyük petrokimya tesisleri var, zaten hastanemiz ağırlıklı olarak onlara hizmet verecek. Hastaneyi devraldıktan sonra bağışlarla birlikte umuyorum ki 1 sene gibi bir sürede bitirebiliriz. Bağış aldıkça projeyi tamamlama hızımız da artmış olacak. Bizi tenkit ederek ‘bu hastaneyi niye yapıyorsunuz’ diyenler şimdi ‘hastane niye bitmiyor’ açıklaması yapıyor. Pandemi şartlarına rağmen büyük aşama kaydedildi. Önce ince işler yapılacak, sonra ilgili Bakanlıklardan kadro istenecek ve hastane hızlıca devreye alınacak” açıklamasında bulundu.

YATIRIMLARA BÜYÜK PAY AYRILDI

Hotar, DEÜ Tınaztepe Yerleşkesine 50 milyon TL yatırımla Yabancı Diller Yüksekokulu kazandırdıklarını, 15 Temmuz Sağlık ve Sanat Yerleşkesinde de yaklaşık 10 milyon TL yatırımla Ortak Derslikler binasını hizmete aldıklarını söyledi. Ana Veri Merkezi ile Felaket Kurtarma Merkezine ise 6,4 milyon TL’lik yatırım yaptıklarını ifade eden Rektör Hotar, “ULAKBIM sisteminde yapılan iyileştirmelerle bölgedeki üniversitelerin internet altyapısının iyileştirilmesini sağladık” dedi. Yine DEÜ Tınaztepe Yerleşkesinde yer alan Teknoloji Geliştirme Bölgesinin (TGB-1) yakın zamanda yüzde 60 büyüdüğünü dile getiren Rektör Hotar, bölgede yapılacak Gama Ar-Ge ve İnovasyon Merkezi Binası’na yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini kaydetti. Rektör Hotar bu süreçte, spora da önemli yatırımlar yaptıklarını belirterek, yüzme havuzları ve spor salonlarını üniversiteye kazandırdıklarını kaydetti.

2021 yılında 195 milyon TL yatırım gerçekleştirdiklerini ve bu rakamın 2022 yılı için de 200 milyon TL olarak öngörüldüğünü belirten Hotar, yatırımları gerçekleştirme oranında birçok kurumu geride bıraktıklarını vurguladı.

YENİ YURTLAR YAPILACAK

Üniversite olarak öğrencilerini her zaman çalışmalarının merkezine aldıklarını söyleyen Hotar, öğrencilerin barınma ihtiyaçları için tüm imkanlarını seferber ettiklerini belirtti. KYK’nın DEÜ kampüsünde 3 bin kişilik yurt yapacağını ifade eden Hotar, 2 bin 500 yatak kapasiteli bir yurdu da üniversite imkanlarıyla hayata geçirmek için önemli aşama kaydettiklerini sözlerine ekledi.

BAYRAKBİLİM MÜZESİ GURURUMUZ

Hotar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımlarıyla gerçekleştirdikleri ‘Göç: Önümüzdeki Yirmi Yılın Projeksiyonu ve Ötesi Sempozyumu ile ‘Uluslararası Adalar Denizi ve Yunanistan ile Komşuluk İlişkileri Sempozyumu’nun büyük ses getirdiğini hatırlattı.

Türkiye’nin ilk Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesini TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un katılımıyla açtıklarını hatırlatan Hotar, “Çok önemli bir müzeyi ülkemize ve İzmir’e kazandırdık. Bu konuda gurur duyuyoruz. İçinde çok kıymetli ve değerli eserler var. Kentimizdeki okulların sık sıkı ziyaret ettiği ve  büyük ilgi gösterdiği müzemiz İzmir’de turların rotasına da girdi” dedi.

ENGELSİZ VE ÇEVRE DOSTU ÜNİVERSİTE

Dokuz Eylül Üniversitesi’nin topluma hizmet anlayışıyla birçok projeyi hayata geçirdiğini ifade eden Hotar, ‘Engelsiz Üniversite, Engelsiz Toplum’ hedefine kararlılıkla yürüdüklerini belirtti. Hotar, “YÖK’ün düzenlediği ‘Engelsiz Üniversite Ödülleri’nde kazandığımız  3 Engelsiz Program Nişanının yanı sıra, Mekanda Erişilebilirlik dalında 3, Eğitimde Erişilebilirlik dalında 2 bayrak ödülünü teslim aldık. Eylül Bebekler ile özel gereksinimi olan bireylerin sosyal rollerine dikkat çektik. Projemizin yerelden ulusala yayılması için ilk adımı attık. Sosyal Sorumluluk Bilinciyle Sürdürülebilir Tekstil Ürünü Bez Bebek ve Eğitici Oyuncak Tasarımları Projesi ile dünyadaki tüm çocuklarımızın güvenli ve eğitici oyuncaklara erişmesini amaçladık” diye konuştu.

DEÜ’nün çevre konusunda yaptığı yatırımların büyük takdir gördüğünü ifade eden Rektör Hotar, “Yağmur suyu hasadı projesi, atıklardan kompost gübre üretimi, endüstriyel atık suların artırılması gibi birçok çalışmayı hayata geçirdik. Üniversitemizde çevreci ulaşımı destekliyoruz. Çok büyük bir üniversiteyiz ve enerji maliyetlerimiz de buna bağlı olarak oldukça yüksek. Güneş enerji santrallerimizle enerjimizin yüzde 80’ini güneşten almayı hedefliyoruz” dedi.