TARIMSAL ÜRETİM TEK ŞANSIMIZ

Daha yaşanılası bir dünya özlemimizi kendi ellerimizle bitirdik. İnsanlık, uzatmaları oynayan bir eko sistemde ne kadar daha var olabiliriz sorusuna cevap arıyor. İklim değişikliği ile artık sadece artışını minimize  edebilmeyi hedeflediğimiz  küresel sıcaklık tehdidi  ilk olarak tarımsal üretimi vurmaya başladı.

Bugünden başlayan dünya çapındaki tarımsal üretimdeki düşüş  rakamları, ne zaman insanın var oluşunu tehdit etmeye başlayacak.? Bizim pek önemsemediğimiz bu konuya  kafa yoran yurt dışındaki pek çok bilim kurumunun araştırmalarının ortak saptaması, küresel sıcaklık artışlarının bugünkü ivmeyle devam etmesi durumunda 50 yıl sonra dünyamızda tarımsal üretim yapılabilecek bölge sayısı yedi, sekiz noktadan ibaret olacak. Bu olumsuzluğun içinde işte iyi haber, Anadolu coğrafyası da bu noktalardan biri. Yani 50 yıl sonra ülkemiz bölgesini ve Avrupa’yı besleme görevini üstlenecek. Peki biz bu bilimsel realitenin farkında mıyız?, koca bir hayır dediğinizi duyabiliyorum, haklısınız.

Bazılarımız artık bir buğday ülkesi olmadığımızın farkına  Rusya-Ukrayna savaşı ile  vardı. Oysa buğdayın ana vatanıdır Anadolu. Ve yine eminim ki çoğumuz lezzetli yemek ve kızartmalarımızı yaptığımız Ayçiçek yağlarımızın büyük bölümünün Trakya bölgemizden geldiğini sanıyorduk. Ukrayna’dan gemi beklerken öğrendik gerçeğin tam tersi olduğunu. Oysa 30 yıl önce  OECD raporlarında, tarımsal üretimde kendine yeten birkaç ülkeden biriydik. Nerde hata yaptık sorusu bile artık komik durum net, üretici olmaktan vazgeçersen, üretmeyi bıraktığın malın müşterisi olursun. Ve bazen paran ile müşteri olmak da çaresizliktir, üretmediğin Ayçiçek yağını davul zurnayla karşılarsın.

Her şeyi sil baştan yapmak zorundayız. Bırakalım bilişime, telefona, teknolojiye yatırım yapan yapsın, cep telefonundan protein alınmaz. Bir gün bile kaybetmeden 50 yıl sonrası için çalışmaya başlamalıyız. Topraklarımız verimli, yetişmiş akademik , teknik personelimiz ile üretmesini bilen çiftçimiz var,  maliyetleri düşürecek bütün ekonomik enstrümanları devletimiz çiftçimize vermek zorunda, başka şansımız yok. Bu topraklarda her şey varken helva yapamazsak gelecek nesillerin yaşam mücadelesine sadece zorluk ve keder ekleriz.